The Vampire Diaries (Vampir Günlükleri), L. J. Smith‘in aynı adlı kitap serisinden uyarlanan; korku, fantezi ve dram konulu televizyon dizisidir. 2009 yılında izleyicisi ile buluşan dizinin 8. sezonu devam etmekte olup, 9. sezonunda final yapacağı belirtilmiştir.
2011 yılına dek dizi izlemeyen birisi olan ben, The Vampire Diares dizisini izlemeye de o yıllarda başladım. Diziye başladığımda henüz 2. sezonu yeni bitmişti. Alacakaranlık film serisini seven birisi olarak bu diziye de şans vermiştim. Dizide ki oyunculuk ve kurgu gerçekten cezbedici. Uzun yıllar izlenilen hemen her dizide diğerlerinden daha fazla beğendiğiniz bir karakter oluyordur. İşte bu dizide benim favori karakterim Ian Somerhalder’in canlandırdığı Damon Salvatore. Hani şu yukarıda ki resimde size göre sağda, hatuna göre solda olan herif.
The Vampire Diaries dizisinin kurgusu içerisinde, adından da anlaşılacağı üzere vampirlerin olması yanında cadılar ve kurt adamlar yer alıyor. Artık “ergen dizisi mi?” dersiniz, yoksa “gençlik dizisi mi?” dersiniz bilmem ama genç ergenler için güzel dizi işte. Başladığımda ben de gençtim nihayetinde. Fakat halihazırda diziyi takip etmeye devam ediyorum.
Daha önce paylaşmış olduğum bir yazıda izlediğim dizileri kendi zevkime göre sıralamıştım. The Vampire Diaries dizisi de bu listeye 11. sıradan girmişti. Listeyi merak edenler ” Hangi Diziyi İzlesem?” adlı yazımı okuyabilirler ve farklı dizi tavsiyeleri ile buluşabilirler.
The Vampire Diaries Dizi Konusu
100 yılı aşkın süredir gölgelere saklanarak gizem içerisinde yaşayan Stefan Salvatore (Paul Wesley) bir vampirdir. Geçen onca yıldan sonra Mystic Falls adlı kasabada Elena Gilbert‘i (Nina Dobrev) bulur ve artık gün ışığına çıkma zamanı gelmiştir. Bu ikilinin ilişkileri, intikam ile yanıp tutuşan Damon Salvatore‘un kasabaya gelmesiyle karmaşık bir hal alır. İki kardeşte eskiden aşık oldukları Katherine Pierce’e benzeyen Elena Gilbert’e ilgi gösterirler. 17. yüzyıldan beri doğaüstü olaylar yaşanan kasabada olaylar tekrar gerçekleşmeye başlar…